ÇİZİKTİRMELER

ANAMIZI ALIP GİTTİK, SEN GELDİN HEYULA !

Kabusta mıyım, altında ezildiğim sahne gerçek mi? Koşuyorum, kaçıyorum. Ayaklarım yerlere yapışmış.Ayıramıyorum yerden.Adam her kapıyı çalıyor. Ağzından tek bir tümce çıkıyor: Ananızı alıp gidin!

            Ben bir ara ileri gidiyorum, “Babamızı ne yapalım” diye soruyorum.Adam AyTiTi Recep Bey, çok öfkeleniyor. “Başlatma lan babandan” diyor.

            Ben mırıldanıyorum, yoksa içimden (mi?) söyleniyorum, “Zaten, hep babamızı soruyorsunuz”

            AyTiTi Recep Bey, son derece sinirleniyor, “Ulan ne kaz kafalı adamsın, al git ananı da, babanı da…Yoksa, ananı da, babanı da…”

            Aman AyTiTi Recep Bey sinirlenmesin, alıp gidiyorum, Anamı da, Babamı da..

            Aaa o da ne! Ben giderim o gider, AyTiTi Recep Bey beni izler. Sinirle arkama dönüyorum. Avazım çıktığı kadar bağırıyorum. “Ananınızı da alıp gidin dedin. Sürekli peşimizdesin.”

            AyTiTi Recep Bey, bir kahkaha atıyor. “Ben öyle derim ama benim gözüm hem ananızda, hem babanızda.”

            Uyanıyorum, yüzüm, gözüm, her yanım ter içinde.

            Oh be! diyorum. Kabusmuş…

GÜNEYDOĞU SORUNU-1

İster “Kürt Sorunu” deyin, ister “Güneydoğu Sorunu” deyin;  çözümleriniz bölgenin feodal yapısını; ağalığı, şeyhliği, şıhlığı hedeflemiyorsa havanda su dövüyorsunuz demektir. Ya da başka hedefleriniz var demektir. AKP ve BDP (öncülleri de)’nin yaptığı da tam bu. Biri bölgenin dinsel yapısını, diğeri ırksal yapısını kullanıyor. Dolayısıyla CHP ve MHP bölgede tabela partisine dönüşüyor….

İtirazınız varsa, söyleyin de biz de bilelim!.. AKP’nin ağalığı, şeyhliği hedef alan,bir “açılımı” oldu mu? Ya BDP’nin ?.. Her iki güç, gerek dayandıkları odaklar, gerek söylemleri bakımından, düzenin “statüko”sundan bağımsız, varolagelen yapıdan  tuğla sökecek bir adım atar mı, atabilir mi? Buna niyet edebilirler mi?

            Bugüne dek, atmadığı, atamadığı görülüyor… Atılan adımların da, Türkiye’yi hızla Yugoslavyalaştıracak  adımlar olduğu gün gibi ortada.. Bölgede bin yıldan bu yana, bir arada yaşayan halkları birbirine düşman etmek, büyük güçler dışında kimin işine yarar?

Sinan ve Aslanoğlu Köylülerinin “toprak ağalığı”na karşı verdikleri mücadelede, PKK (ya da BDP), AKP nerede duruyor?.. BDP ve AKP, verilen mücadeleyi görmezden gelmenin yanında; kaymakam ve valiyi kullanarak, elde Türk Bayrağı yürüyen köylülere karşı, ağadan yana açıkça tavır alıyor. Diyarbakır Emniyeti bile, gerek Diyarbakır’da yapılan Türk Bayraklı Miting ve Köylü Eylemleri karşısında elleri, vicdanları titrerken, BDP ve AKP’nin görmezden gelmesi, diğer partilerin köylü eylemlerini yok sayması anlamlıdır.

                                                                           ***
CENDEREDEYİM...


Ya bu kentleri yakıp yıkmalı, ya beni bu kentlerden sürgün etmeli.Kabul, eskilerde kaldım. Çocukluğumdaki renkleri, ilk gençliğimdeki tatları arıyorum. Yok, yok…Neden odalara, evlere, masalara hapsolduk? Neden sokağa çıkamaz, insanlarla yüzyüze gelemez olduk…Ayna da bile kendi yüzümüzle karşılaşır olmaktan korkar olduk?
İçimdeki çocuk, “kaç” diyor, “git buralardan, git köyünde dinlen”. Artık, oralarda doğmak, “oralı” olmayı kapsıyor mu? Yabancılaşmışsın insanlara, insanlar sana. Ayrı telden, ayrı dilden. Ortak paydan yok.
Gördün mü, çakıldın kaldın beton yığını büyük kentlere…Of of…Bir cenderedeyim ki..